Ekoloji,  Güncel - Aktüalite,  Toplum

İklim Krizlerine Çözüm Önerilerim

Ülkemiz için İklim Krizi çözüm önerilerim:

İklim krizi konusunda en zor durumda olan ülke üzülerek ifade etmeliyim ülkemiz; yapılması gerekenler hakkındaki düşüncelerim bazı çevreleri rahatsız edecektir ancak unutmayalım önerilerim ülkemiz için beka meselesidir.

A) Ülkemizde bulunan başta Suriyeli ve Afganlar olmak üzere ve dünyanın çok farklı yerlerinden gelen Irak ve İran dâhil; ülkemizden ayrılmaları için derhal ulusal bir irade oluşturulmalı.

B) Ülkemizde kaç para olursa olsun vatandaşlık satılması önlenmeli, alanlar ise verdikleri paralar kendilerine iade edilerek ülkelerine geri gönderilmeli.

C) Ülkemizde üretilmesi mümkün olan her bir ürün için en az 5 yıl boyunca ithal yasağı getirilmeli.

D) Bir kez daha söz etmek istiyorum ülke sınırlarımızın korunması için mutlaka 100 bin kişilik sınır güvenlik ordusu kurulmalı.

E) Üretim için Türk köylüsü desteklenmeli, traktör gibi araçlar üzerindeki bankaların haciz işlemleri ve yine üretim yapılan tüm arazilerin üzerindeki haciz işlemleri sona erdirilmeli.

F) Sınır boylarındaki mayınlı araziler temizlenerek üretime açılmalı.

G) Dış siyasetimizde köklü değişiklikler yapılmalı, özellikle Suriye’de Esad ile ülkemizdeki Suriyelilerin ülkelerine geri dönmesi sağlanmalı. Aynı uygulama İran ile de yapılarak ülkesinden geçerek Türkiye’ye gelen sadece uyuşturucu getiren Afganlar engellenmelidir.

H) Son olarak ülkemiz hem rüzgâr hem güneş enerjisi için çok elverişlidir. Önümüzdeki günlerde ihracat yaparken karbon izi vergisinden kurtulmak için bu iki enerji alanına yatırım için tüm olanaklarımızı kullanmalıyız. Bu konuda Çin devletinin çok yüksek teknolojilerinden yararlanabiliriz…

Şimdi dünyamız için İKLİM KRİZİ yazımı ve çözüm önerilerimi yazabilirim.

A) 1970’ten bu yana iklim felaketlerinden kaynaklanan küresel ekonomik kayıplar 4.3 trilyon dolar!

B) 2022’de dünya çapında orman kaybı 66 000 Km²!

C) Yıllık deniz seviyesi yükselmesi 4,4 milimetre!

D) Bu yıl içinde Avrupa da 3 kez kırmızı alarm verildi, aşırı yağmurlardan 200’den fazla kayıp yaşandı.

E) Son yıl içinde iklim değişikliğinin neden olduğu aşırı hava olaylarından en çok etkilenen ülke ABD, Hindistan ve Çin oldu. Dolayısıyla umuyorum ki küresel bir barış aşırı hava olaylarına karşı ortak irade oluşturmak fikri bu ülkelerden gelecektir…

Ve yine bu ülkeler Birleşmiş Milletler Örgütünün İklim krizine karşı oluşturulacak yeni yapılanmasına öncülük edeceklerdir.

Önümüzdeki yıllarda Güney Kutup yasalarına benzer bazı kurallar olacaktır artık dünyada;

Büyük ülke küçük ülke olmayacaktır. Büyük ülkelerin emperyalist hedefleri kesinlikle tarihin çöp sepetine gitmelidir!!

Dünyadaki tüm ülkelerin ormanları bütün insanların ortak varlığı kabul edilmelidir.

Ve dünya yönetiminde tek bir slogan yer almalıdır TÜRK dünyasının büyük önderi ATATÜRK’ün “Dünyada barış ve her ülkede barış”.

Not: Yazımla ilişiksiz fakat sizlere yazmak istediğim bir başka konu daha var, İsrail’in Filistin’i asıl vurma sebebi Filistin’in doğalgaz kaynaklarına ulaşma arzusudur. Bu da bir küresel problemi ardından getirmektedir. Biyolojik kalıntılar ve çevre kirliliği dahilinde, insanlık suçu işlenmektedir. Küresel dayanışma ile bu savaşın önüne geçilmelidir.

Ülkemizdeki Orman Yangınları

Bugün bu yazımı kaleme alırken bir taraftan ülkemizde Diyarbakır ve Mardin’deki yangın felaketini izliyorum. Şu ana kadar on dört vatandaşımız yaşamını yitirdi; ailelerine başsağlığı diliyorum, ruhları şad olsun.

Orman yangınlarında; milyonlarca ağacımız yanarken milyarlarca da hayvanımız zarar gördü. Karıncasından kaplumbağasına, arısından kurduna, ceylanından geyiğine, keçisinden sığırına… ne canlar bu yangınlarda kül oldu gitti. Yangın söndürme uçakları ise ayrı büyük bir sorunumuz. THK uçaklarının kullanılmasına engel olan koşulların acilen düzeltilmesini ümit ediyorum.

Akdeniz bölgesi için ayrıca şunları belirtmeliyim; Akdeniz ormanları ve çalılıkları yüksek yanıcılığa sahip olmalarından; küresel ısınmanın etkisi ve bölgenin iklimi etkisindeki yüksek sıcaklıklar, nem ve hızlı esen kuru rüzgarların etkisi dahilinde, bu bölgeye çok özenli politikaların uygulanması gerektiği yönünde düşünüyorum. İnsanların bu bölgelerden uzak kalması bile dahil edilebilmeli. İnsanların ufacık hataları ormanları zincirlemesine yakabilir. Çok ciddi iklim krizi ve hızlı değişen hava olaylarında, toplum çok bilinçli hareket etmek zorunda.

Bir de olayın evrensel boyutuna yazmalıyım ki tüm dünya ormanları korunmalı.

Küresel iklim değişikliğine karşı en önemli değerlerimiz ormanlarımız. Onların korunması için Birleşmiş Milletler öncülüğünde çok ciddi kararlar alınabilmeli. Çünkü küresel ısınma orman yangınlarını tetikliyor.

Ormanların azalması ise küresel ısınmayı tetikliyor. Bu kısır döngüyü aşmamız gerekir. Bu konuda uluslararası dayanışma ve ortak koruma sistemleri oluşturulmalı…

Doğaya savaş açar da kazanırsak, kaybederiz. Tüm yurttaşların bu konuda duyarlı olması dileğiyle. Ormanlarımız için gerekli önlemleri alarak onları korumalıyız. Bu yangınlara sebep olan herkesi kınıyorum ve yangınlarda dayanışmayla ağaçları, hayvanları korumaya çalışan tüm güzel insanları canı gönülden tebrik ediyorum.

İklim krizinden ve aşırı hava olaylarından en fazla etkilenecek olan ülkemizi tekrar başka açıdan değerlendirirsek;

a) Türkiye şu anda ekonomik anlamda, hukuk alanında ve diğer insani göstergelerde çok kötü durumda.

b) Tüm ülke deprem riski taşıyor 6 Şubat depreminin bile acılarını aşamadığımız koşullardayız.

c) Ekonomik kriz nedeni ile ülkemizin verimli arazilerinin yabancılara satıldığı günlerdeyiz.

d) Yine ekonomik yetersizlikler nedeni ile TEMA’nın uyarılarına rağmen ülkemizin en verimli arazileri çölleşme riskini yaşıyor;

Şimdi soru şu;
Bu koşulları taşıyan bir ülkede ne yapılması gerekir?

Mevcut tüm partiler ve tüm sivil toplum kuruluşları, tüm bilim insanlarımız bir araya gelmek ve ülkeyi, düştüğü bu koşullardan kurtarmak isterler değil mi?

ATATÜRK devrimlerine karşı oluşan güçlere taviz verilmesi ülkemize yapılan en büyük kötülüktür.

Bu yazımı sonlandırırken ülkemizi yöneten ve yönetmeye talip olanlardan son bir talebim var: Türkiye önümüzdeki yıllarda depremle susuzlukla ve açlıkla karşılaşacak. İşte bu nedenle şu üç meslek dalına sahip çıkın;

Deprem risklerine karşı inşaat mühendisliğine,
Açlık risklerine karşı ziraat mühendisliğine,
ve çevre mühendisliğine…

Orhan Ayber

Siz de fikrinizi söyleyin!