Deneme,  Gündem Arşivi Klasikleri,  Sosyoloji

Aidiyetler ve Sen

Yıllardır çekmediğimiz kalmadı kendimizi sanmaktan, yaftalamaktan, saf tutmaktan, dirsek temasına zorlamaktan, değilsinci demekten, bizdensin demekten, ayrıştırmaya yada birleştirmeye dayalı prangaları ayaklarımıza vurmaktan, çekmediğimiz kalmadı maalesef.

Pırasa sevenler

Bamya yemeyenler 

Sütlü tatlıcılar 

Lokmacılar 

Yaz kızım, yaz yaz şunları da yaz;

Hayvan severler 

Sevmeyenler 

Sürüngenler 

Koyunlar 

Eksik bırakmayacaklarımız;

Türkler

Çerkezler

Lazlar

Kürtler

Arnavutlar

Şimdi suyundan da koyalım tanımlamalarımıza;

Milliyetçiler

Dinciler

Tarikatçılar

Solcular

Biatçılar

Liboşlar

Ulusalcılar

Yetmedi, seni tanımlamayı unuttuk sandın değil mi? 

Ateistler

Deistler

Bayıldığım Agnostikler

Özgür Panteistler

Bir de Tengriciler

Okuyunca aidiyet hissetmeni sağlayacak ne varsa yazmak lazım aslında. Feministlerin ne eksiği var, rica ederim haklar açısından toplumun erkek egemen tarafının yanında?

Ya yasaklı ötekileştirdiklerimiz;

Heteroseksüel

Homoseksüel

Biseksüel

Travesti 

Transseksüel

LGBT+

Ne çektiysek bu tanımlamaları pekiştirmek adına, üstüne basa basa yapmaktan çektik.

Aidiyet hissetmek, aidiyetin gereğini yerine getirmek, söylem ve eylem birliğinde bütünün içinde kalma ve değer görme arzusu, aidiyetin getirdiği menfaat birliğinden yarar görme anlaşılabilir kimlik ve sosyolojik çabalardır.

Ancak sorunumuz, aidiyetleri anlamaktan ziyade ötekileştirerek ayrıştırmadır.

Papatyanın yapraklarını kopartırken, seviyor-sevmiyordaki kadar masum değildir ayrıştırmalarımız.

Sen hangisisin diye soranlara, sen, cevap vermek zorunda kalmamalısın sosyolojik anlamda.

Sen’in varlığını ve aidiyetini ötekileştirecek soruların muhatabı olmamalısın Sen aslında.

Seviyoruz toplumca , “sen kimsin?“ sorusunda sıkışan Sen’in kızarıp, köşeye sıkışmalarıyla kıvranan tavırlarında.

Aidiyet duymuyorsan Sen, yoksun, hiç birey olmadın bu toplumda. Prangalar vurulmadıysa aidiyetlerinle ayaklarına, yaşamış bile sayılmıyorsun coğrafyanda.

Yaz kızım;

Sen kimsin? Biz kimiz toplumda? Muhatabın cevap veremiyorsa sorularına, aidiyeti yoklar grubuna konulup toplumda, hem de yok sayıla. Bunlar nedeniyle ayrıştırılıp, hüküm altına alına.

Sana, bana, ona, buna ve sen’e de yanlış gelmiyor mu bu hüküm aslında?

Ayrışma, ayrıştırma ve aidiyetlerimizle hiçbir birey ötekileştirmesin bizim coğrafyamızda.

Uzun lafın kısası aidiyetiyle kendini tanımlayanı ötekileştirip hırpalama.

 

Saygıyla

insan

10.07.2024

Siz de fikrinizi söyleyin!