Açlık Var Mı?

Bir atasözü:

“Aç köpek fırın deler.”

Etrafa bakıyorum, duvarı delinmiş bir fırın göremiyorum!

Bir atasözü daha:

“Aç ayı oynamaz.”

Bakıyorum, etrafta oynamayan ayı yok!

İşte, bir atasözü daha:

“Aç bırakma hırsız, çok söyleme arsız edersin.”

Çevreme bakıyorum, aç kaldığı için hırsızlık yapan göremiyorum!

İşte bir atasözü daha:

“Aç ölmez, benzi sararır.”

TV’leri izliyorum, açlıktan ne ölen var ne de benzi sararmış kişiler!

Alın size bir atasözü daha:

“Aça dokuz yorgan örtmüşler, yine uyuyamamış.”

TV programlarını dinliyorum, gösterilen videoları izliyorum, açlıktan uyuyamamış insanlar olduğunu söyleyen yok!

Daha böyle birçok atasözü var, ama burada son bir atasözü daha vereyim:

“Açlıktan nefesi kokuyor…”

Tüm TV kanallarını izliyorum. Aldıkları maaşla geçinemediğini, hatta sağlıklı beslenemediğini söyleyen emekliler, ya parklarda ya da şehir meydanlarındaki banklarda dörder-beşer oturup sohbet edenlerden hiçbiri, arkadaşının nefesinin koktuğundan yakınmıyor!

Değerli Dostlar,

Ünlü İngiliz yazar Charles Dickens, 1840’larda yazdığı “Oliver Twist” ve “David Copperfield” adlı romanlarında Londra sokaklarındaki yoksulluk ötesi sefaleti tüm ayrıntılarıyla anlatır.

Başta İstanbul olmak üzere büyük şehirlerimize bakıyorum, Charles Dickens’ın anlattıklarının binde birini bile göremiyorum!

Ünlü Fransız yazar Victor Hugo, 1880’lerin başında yazdığı “Sefiller” adlı romanında, Paris’teki sefaleti tüm çıplaklığıyla ortaya koyar.

İstanbul, Ankara, İzmir ve Antalya’ya bakıyorum, Victor Hugo’nun anlattığı sefaletin milyonda biri bile yok!

Değerli Dostlar,

Halkımızın bir bölümünün yokluk çektiğini elbette biliyorum.

Özellikle dullar, yetimleri engelliler, işsizler ve işçi emeklilerinin bir bölümü dayanılmaz yoksulluğun derin sefaleti içindedirler.

Ancak hiç kimse aç değildir, açlıktan ölen yoktur!

Türk halkı kendisini aç bırakacak yöneticilere, kim olurlarsa olsunlar, isyan eder!

Ortada bir isyan var mı?

Yılmaz Dikbaş
26 Temmuz 2024, Cuma
0532 233 31 52