Ayıp İklimi

Kim bilir,
Belki de kısa bir yaşamı olacaktı
Narin’in.
Sadece o yaşamı çok görmediler,
Öldüğünde önlüğü bile çok gördüler
Narin’e.
Kadınların ve küçük genç kızların
Kaderlerini anımsatırcasına,
Ona gelinlik ve duvak yakıştırdılar.
Oysaki Narin okuyacaktı!
Onun, okul önlüğüne, çantaya, deftere,
Kitaplara ve renkli kokulu kalemlere
Gereksinimi vardı.
Hep vardılar, oradaydılar, o köydeydiler,
Hatta olay yerindeydiler,
Ama bir köy dolusu susmayı yeğlediler,
Narin’in katli için.
Acaba bu ülkedeki bilmem kaçıncı,
Kadın, kız çocuğu, çocuğun ve
Şimdi Narin’in katlinin
Katilleri bulunacak mı?
Katilleri Narin’in,
Hak ettikleri cezalara çarpılacaklar mı?
Verilen cezalar sonuna kadar çekilecek mi?
Dünyalar güzeli Narin,
Bir kır çiçeğiydi,
Belki nadir bir Diyarbakır çiçeğiydi.
Artık orada,
Narin’in,
Belki de çok yakınındakilerce öldürüldüğü
O coğrafyada,
Yağmurlar eskisi gibi yağmayacak!
Meltemler eskisi gibi esip,
İnsanları rahatlatıp mutlu etmeyecek.
Tüm bu olanları gören Ay ve Güneş,
Eskisi gibi kendini göstermeyecek,
Işıyıp aydınlatmayacak!
Belki iklim daha hızlı değişecek!
Hava bambaşka olacak o günden başlayarak!
Dahası,
Bu utanç, bu ayıp,
Bu hüzün ve öfke,
Bu toplumu hiç terk etmeyecek!

Murat Türkeş
10 Eylül 2024
Çanakkale