Toplum

Deli

Dostum, göründüğüm gibi değilim. Görünüş, sadece giydiğim bir elbisedir; senin sorgularından beni, benim kayıtsızlığımdan seni koruyan, özenle örülmüş bir elbise.
İçimdeki ‘ben’, dostum, sessizlik içinde oturur ve sonsuzluğa dek orada kalacak; doyulmaz ve erişilmez.
Ne söylediklerime inanmanı, ne de yaptıklarıma güvenmeni isterim; çünkü sözlerim, senin aklından geçenlerin dile getirilmesinden, yaptıklarım ise umutlarının eylemleştirilmesinden başka bir şey değildir.
‘Rüzgar doğuya esiyor’ dediğin zaman, ‘Evet, doğuya esiyor’ derim; çünkü düşüncelerimin rüzgarda değil, deniz üzerinde dolaştığını bilesin istemem.
Denizlerde gezen düşüncelerimi anlayamazsın, zaten anlamanı da istemem. Bırak denizimle baş başa kalayım.
Senin için gündüz olduğu zaman, dostum, benim için gecedir; böyle olsa da ben yeşil tepelere değerek oynayan öğle vaktini, vadiden süzülen mor gölgeleri anlatırım; çünkü sen ne karanlığımın türkülerini duyabilir, ne de yıldızlara çarpan kanatlarımı görebilirsin. Görmemenden, duymamandan hoşnudum ben. Bırak gecemle baş başa kalayım.
Sen cennetine yükselirken, ben cehennemime inerim; o zaman bile bu ulaşılmaz uçurumun ötesinden bana seslenirsin, ‘Arkadaşım, yoldaşım’ derim. Ben de sana seslenirim, ‘Yoldaşım, arkadaşım’; çünkü cehennemimi görmeni istemem. Alevler görüşünü yakacak, duman burnuna dolacaktı. Senin gelmeni istemeyecek kadar çok severim cehennemimi. Bırak, cehennemimle baş başa kalayım.
Sen gerçeği, güzeli, doğruluğu seversin; ben de sen hoşnut olasın diye bunları sevmenin yerinde ve iyi olduğunu söylerim, ama içimden senin sevgine gülerim. Gene de gülüşümü göresin istemem. Bırak kahkahalarımla baş başa kalayım.
Dostum, sen iyi, ihtiyatlı, akıllısın; hayır, sen eksiksizsin. Ben de seninle ölçülü ve düşünerek konuşurum. Oysa ben deliyim, ama gizliyorum deliliğimi. Bırak deliliğimle baş başa kalayım.
Dostum, sen benim dostum değilsin, ama ben bunu sana nasıl anlatacağım? Benim yolum, senin yolun değil; gene de birlikte yürüyoruz el ele.

Halil Cibran

(Ruh Kardeşim! Batı’nın “nevrotik” dediğine, Doğu’da “ermiş” derler.)

 

Siz de fikrinizi söyleyin!