“Yastık Altı Altınlar” Kimlerin Yastığı Altında?
Türkiye’de yastık altında çok miktarda altın olduğu hep konuşuldu. Varsayımlar, iddialar, dedikodular aldı başını gitti. Yastık altında ne kadar altın olduğunu gerçekten bilen yoktu.
Sonunda, Dünya Altın Konseyi’nin (World Gold Council) bir rapor hazırlayıp yayınlamasıyla tartışmalara son noktayı koydu.
Dünya Altın Konseyi, 1987’de İsviçre’de kurulmuştur. Altın konusunda araştırmalar yapıp yayınlayan bu kuruluş, dünyanın önde gelen madeni şirketleri tarafından finanse edilmektedir.
Yayınlanan adı geçen raporda, Türkiye ile ilgili şu çarpıcı bilgiler ortaya konuluyordu:
Türkiye’de 3 500 TON, 3 BİN 5 YÜZ TON altı bulunmaktaydı. Yani 3 MİLYON 5 YÜZ BİN KİLO ALTIN!
2022 yılına göre bu kadar altının toplam değeri şuydu:
350 MİLYAR DOLAR.
Çöken ekonomiyi ayağa kaldırmak için para bulmak amacıyla Arap ülkelerine giden AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, din kardeşlerinin yanından eli boş dönmüştü. Hemen Maliye Bakanı Mehmet Şimsek’i İngiltere’ye postaladı! Ancak Şimşek, Londra’da para babalarını kafesleyemedi!
Dolayısıyla, Dünya Altın Konseyi’nin raporunda, Türkiye’de 350 MİLYAR DOLARLIK altın bulunduğu haberi doğal olarak AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın iştahını kabarttı.
Hemen demeçler vermeye başladı:
“Yastık altı altınların yastık altında kalmasıyla ekonomiye hiçbir yararı yoktur! Bu altınlar ekonomiye kazandırılmalıdır!”
Elbette Erdoğan, 350 milyar dolarlık altının tamamının yastık altından çıkmasını beklemiyordu! Bu altınların yüzde onu yastık altından çıksa, 35 milyar dolar yapardı, bu da Erdoğan’a yeterdi!
Saray medyası Erdoğan’ın sözlerini allayıp pullayarak halkımızı yastık altındaki altınları dışarıya çıkarmaya çağırdı.
Önerilen yöntem şuydu: Halkımız yastık altı altınlarını çıkaracak, gidip Merkez Bankası’na yatıracaktı. Böylece, söylenene göre, altınlar hem güvenli bir yerde olacak hem de ekonomiye yarar sağlayacaktı!
Saray medyasının bu yönde yaptığı reklamlar, propagandalar günlerce, haftalarca sürdü. Peki, sonuç ne oldu?
“Reis’i kimseye yedirmeyiz!” diye efelenenler bile anlatılan hikayeleri yemedi! Yastık altında altınları olanlar kıllarını bile kıpırdatmadı!
Değerli Dostlar,
Şimdi bizim önümüzde duran soru şu: Tonlarca altın, Türkiye’de toplumun hangi kesiminin, kimlerin yastık altında saklı?
Bu soruya yanıt verebilmek için, toplumu ekonomik durumlarına, yani parasal güçlerine göre sınıflara ayıralım:
SÜPER ZENGİNLER
Holding sahipleri, devletten ve belediyelerden ballı ihaleler alanlar, yüzlerce konut, “Rezidans” sahibi olanlar.
ZENGİNLER
İthalat-İhracat-Ticaret şirketi sahipleri, fabrikatörler, miras yedi zenginler, bazı yargıçlar, bazı savcılar, Saray avukatları, Saray medyasının patronları.
ORTA SINIF
Devletin yüksek bürokratları, tarım ve hayvancılık yapan toprak sahipleri, akademisyenler, doktorlar, mühendisler, teknisyenler, Saray medyasının üst düzey yöneticileri.
EMEKÇİLER
Fabrika işçileri, tarım işçileri, devlet memurları, memur ve işçi emeklileri.
YOKSULLAR
Dul ve yetimler, engelliler. işçi emeklilerin bir bölümü, işsizler.
Değerli Dostlar,
Yukarıda sıraladığımız sınıflardan hangileri “yastık altında” altın saklar?
Süper Zenginler ve Zenginler yastık altında altın SAKLAMAZLAR!
Onlar paralarını Avrupa ve Amerika’daki bankalarda istiflerler, hatta “vergi cenneti” diye adlandırılan kıyı bankalarında servetlerini saklarlar.
Orta Sınıf’ın insanları da yastık altında altın SAKLAMAZLAR!
Eğitimlidirler, yastık altının güvenli bir yer olmadığını bilirler.
Geriye kala kala, Emekçiler ve Yoksullar kalıyor.
Peki, binlerce ton altın onların yastıkları altında mı?
Değerli Dostlar,
Yastık altı altınların kimlerin yastığı altında olduğu sorusunun gerçekçi yanıtını bulamadan, Türkiye ekonomisinin gerçek yapısını bilemeyiz, fotoğrafın tamamını göremeyiz.
Şimdi ben, bu çok önemli soruyu sizlere soruyorum:
3 BİN 5 YÜZ TON ALTIN KİMLERİN YASTIĞI ALTINDA?
Yılmaz Dikbaş
4 Ağustos 2024, Pazar
0532 233 31 52
